Türkiye’nin koronavirüsle hızlanan dijitalleşme sınavı
Türkiye’nin koronavirüsle hızlanan dijitalleşme sınavı

Türkiye genç nüfusu ve dijital çağa ayak uydurabilen dinamik alt yapısı ile pandemi sürecinde dijitalleşmenin iş süreçlerine yansıyacak tüm nimetlerinden faydalanmak istiyor. Peki, bu dijitalleşme sınavında Türkiye nerede, neler yapması gerekiyor? 

Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve bütün dünyaya yayılan, tarihe, insanlığa derin izler bırakan Kovid-19 küresel salgını, herkesin hayatında hızlı bir dijital dönüşüme neden oldu. Eğitim, alışveriş, hatta doktor muayenesi online hale geldi. E-duruşmalar yapılmaya başlandı. Özellikle beyaz yakalılar için uzaktan çalışma modeli uzun bir zamana yayıldı. İnsanların mümkün olduğunca az iletişim kurmasının hedeflendiği bu dönem, konfor sağlanmasının yanı sıra, aslında alışkın olduğumuz hayatı da elimizden aldı. Öyle görünüyor ki, pandemi sona erse bile ki bu yakın dönemde beklenmiyor, pandemi sürecinde hayatımıza giren pek çok dijital unsur gelişerek yaygınlaşacak. 

Belki 1 yıl önce biraz uçuk bir fikirdi; ancak bugün bir robotun kargo teslim etmesi, restoranda siparişi alması, yemekleri hazırlaması çok makul görünüyor. Üstelik olası da. Otomasyon sistemlerinin önemi her zamankinden daha fazla. Geliştirilebiliyor ve her sektör, firma için özelleştirilebiliyor olması, içinde bulunduğumuz koşullarda büyük lüks.

Demek ki neymiş, dijital dönüşüm ve yapay zeka insanlık için elzemmiş. Buradan hareketle, gelecekte çok farklı mesleklere ihtiyaç duyulacağı aşikar. Tüm bu dönüşüme ayak uyduramayanlar ise, tarihin tozlu sayfalarında sönük bir parıltıyla unutulacak.

2020 hazırlık yılı; 2021 dünyanın dijitalleşme devriminin daha da hızlanacağı, belki başımızı döndürecek bir yıl olacak. Gerçek olan şey şu: Dünya asla eskisi gibi olmayacak. Soru ise şöyle: Bu yeni dünyanın neresinde durmak istiyoruz? 

Bu yeni dünyanın merkezinde durmak isteyenler için pandemi sonrası ivme kazanan dijitalleşme süreçlerini ele aldık…

 

MAKFED: ‘Teknoloji müteahhitliği yönümüzü geliştirmemiz gerekiyor’

Diğer sektörlerden farklı olarak makine üreticileri, özellikle üretim süreçlerinin teknolojik gelişmelere hızla uyum sağlaması noktasında avantajlı bir konuma sahip.

Süreçle ilgili görüşlerine başvurduğumuz Türkiye Makina Federasyonu (MAKFED) Başkanı Adnan Dalgakıran, şunları söyledi: “Makine üreticilerinin sistem geliştirme, uygulama, izleme ve sürdürülebilir kılma yönündeki kapasitelerini iyileştirmeleri gerekiyor. Bu bakımdan makine üretiminde elektronik ve yazılım unsurları ayrılmaz bir bütün halini aldı. Kendi içerisinde zaten çok disiplinli olan makine sektörünün fizik, optik, elektronik, bilgisayar ve iletişim gibi disiplinlerle birlikte ilerleme ihtiyacı ortaya çıkmakta. Dijitalleşme sürecinde diğer imalat sektörleri çoğu kez uygulama alanıyken biz makineciler, bir nevi onların teknoloji tedarikçileri olarak, ülkenin endüstriyel gelişimi açısından stratejik bir öneme haiziz.”

 

İş dünyasının destek paketlerine ihtiyacı var

Instagram’da gerçekleştirdiği CeoTalk programı ile pandemi sürecinde iş dünyasının sesi olan gazeteci Selçuk Ergenç, sürecin belirsizliğine dikkat çekerek, “Bu belirsizliği çözemiyor ve gelecek için hedefler koyamıyorsak, değişik destek paketleri ile iş dünyasının ihtiyaç duyduğu kaynakları sağlamak gerekli” dedi.

 

Fuarcılık sektörünün dönüşümü

Kovid-19 pandemisi, her sektörü olduğu gibi kuşkusuz fuarcılık sektörünü de derinden etkiledi. Aylarca hiçbir fuar gerçekleştirilemedi, pazarlama faaliyetlerinin önemli bir ayağı da eksik kaldı. Ekonominin canlılığı açısından son derece önemli bir öneme sahip olan fuarların açılmaya başlamasıyla birlikte, fuarcılık sektörü de bu ‘yeni normal’e adapte oluyor. Yüz yüze görüşmelerin dijital ortama aktarıldığı, uzaktan katılım seçeneğini tercih edenler ile ilgilendiği ürün gamındaki katılımcı firma ile otomatik eşleşmesinin sağlandığı, 3 boyutlu ürün sunumlarına imkan veren yepyeni bir fuarcılık deneyimi bekliyor iş dünyasını. Tüyap Fuarcılık Genel Müdür Yardımcısı Arzu Saraç, ile de fuarcılıkta yaşanan dönüşümü konuştuk.

 

Dijitalleşmenin medyaya etkisi

ST Endüstri Radyo Yönetim Kurulu Başkanı Recep Akbayrak, “Tüm yayıncılık ve fuarcılık faaliyetlerimiz açısından da gelişen teknoloji ürünlerini kullanmak ve mobil çalışabilmeyi kalıcı hale getirebilmek zorundayız. Yeni normalle hayatımıza zoraki giren iş modellerimizin bir kısmının kalıcı olacağını düşünüyorum” dedi.

 

 

Türkiye’nin ilk 3 boyutlu sanal fuarı

Bir devlet üniversitesi, bu yeni dünyanın merkezinde durmak isteyen Türkiye için ilk yerli sanal fuarı hayata geçirdi. Selçuk Üniversitesi tarafından ilk yerli ve milli yazılımla düzenlenen “Agrivirtual-Tarım ve Hayvancılık Makineleri Sanal Fuarı bir milat niteliğinde. Telekonferans yöntemiyle gerçekleştirilen fuar açılışında konuşan Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, bu fuarın 3 farklı özelliğe sahip olduğunu belirterek, “Bir, tarım ve hayvancılık makineleri sektöründe uluslararası alanda ilk sanal fuar. İki, Türkiye’nin ilk 3 boyutlu sanal fuarı, Üç, kendi yerli ve milli yazılımımızla ilk sanal fuarımız” dedi.

 

 

Dijital faaliyetlere kamu desteği

Pazara Girişte Dijital Faaliyetlerin Desteklenmesi Hakkında Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Yeni tip koronavirüs pandemisiyle iş yapma pratiklerinin radikal bir şekilde değişmesi, kamuda da yeni destekler doğmasına neden oluyor. Kararla firmaların e-ticaret sitelerine üyelikleri, sanal ticaret heyetleri ve sanal fuarlara katılımı, sanal fuar düzenlenmesi destek kapsamına alınıyor. Şirketlerin genelgede düzenlenen şartları haiz ve Bakanlıkça onaylanan e-ticaret sitelerine üyeliklerine ilişkin giderler yüzde 60 oranında ve e-ticaret sitesi başına yıllık 8 bin liraya kadar desteklenecek. Şirketler, bu destekten en fazla 3 e-ticaret sitesi için ve e-ticaret sitesi başına en fazla iki yıl yararlanabilecek. Söz konusu destek oranı bu yıl yüzde 80 olacak. Sanal ticaret heyeti faaliyetlerine de yüzde 50 oranında destek verilecek. Detaylara kapak röportajlarının ardında yer alan haberimizden ulaşabilirsiniz.